31 Mart 2016 Perşembe

Antalya - Geyikbayırı - Çağlarca Bisiklet Turu (800 metre)

20160110_104017.jpg



1
10 Ocak 2016 tarihinde yapmış olduğum tur yazımı ancak fırsat bulup forumda sizlerle paylaşabiliyorum. 2015'i bir çok tur yaparak tamamlamıştım. Çok güzel ve tadı damağımda kalan turlarımın bu yeni yılda da hayatımda olması dileğiyle, bir gece önceden 800 metre rakımlara ulaşacağım ve Antalya Konyaaltı'nda oturduğum semte 30 km mesafede olan Geyikbayırı köyü ve onun hemen üstünde yer alan Çağlarca köyüne gitmeyi planladım. Aslında bu yol üzerinden; 1800 metre yükseklikte bulunan Saklıkent Kayak Merkezine gitmeyi uzun süredir planlıyorken; mesafe ve kısa bir haftasonunun ertesi günü işe başlarken kanadı kırılmış kuş gibi olmamak için daha kısa bir parkuru tercih ettim. :)


Hafta içi tüm gücümü işe harcarken, hafta sonu bütün enerjimi doğada toplamak çok iyi geliyor...


"Yolu olmayan ormanlarda mutluluk vardır.Yalnız yürünen deniz kıyısında sevinç.Topluluklar vardır kimsenin zorla girmediği derin denizlerde..ve sesinde de müzik.İnsanı daha az seviyorum diyemem,ama doğayı daha fazla..."L.byron''


20160110_103016.jpg


Haydi pazar günü evimizin tozlu yollarından pedallamaya başlamaya...

Rotam Bahtılar tarafından Doyran'a doğru dönüp, oradan da Gökçam üzerinden Geyikbayırı ve Çağlarcaya gitmek. 


20160110_104031.jpg


Sağ üst tarafta görünen Sivri dağa doğru pedallıyorum. Zaten adı üstünde ismi Sivridağı Milli Parkı.


20160110_104240.jpg


Yolda bir köprünün üstünden geçerken suyun berraklığına inanamiyorum ve hemen çekiyorum fotoğrafı 


20160110_104251.jpg


Akan suyun üst tarafı...


20160110_104259.jpg


20160110_104746.jpg

Sabah saat 9.30 ve günün ilk ışıkları doğayı daha bir güzel gösteriyor gözüme... Evet tekrar edelim o zaman; sol köşe taraf Sivridağı onun hemen yan tarafı Geyikbayırı...


20160110_110321.jpg


Bahtılı'dan sağa doğru Doyran yol ayrımına geldim. Bir çok defa Doyran göletine gittiğim için bu yolu iyi biliyorum. Hem çok keyif aldığım bir yol, hemde git gide trafikten kurtuluyorum. 6 km ilerleyip sol tarafa doğru Gökçam'a döneceğim.


20160110_112401.jpg


20160110_111633.jpg

20160110_112412.jpg

İşte burası diye gösteriyorum. Daha sonra " before and after " konulu bir fotoğraf çekeceğim. 

20160110_112659.jpg

20160110_112706.jpg

Gökçam'a döndükten sonra yollar daha bir güzelleşiyor. Etraf çayır ve sera dolu...


20160110_112931.jpg

Dikenli incirli bir yol... Üzerinde meyvesi yok tabi ki...


20160110_113404.jpg

Artık eğimler başlıyor. Bu tabelayı görene kadar eğim yoktu...

20160110_114155.jpg

Bunlar canımı acıtır mı beee? diyorum. Geçen yaz Anamur'dan Ermenek'e 1700 metre rakıma Torosların zirvesine dogru tırmanmıştım. Derin bir nefes ve vites küçültüp giriyorum yokuşlara

20160110_120459.jpg

Tırmanırken arkama bakmayı unutmuşum. Bir dönüyorum ve Antalya selamlıyor beni. Rakım 250 metreleri bulmuş bile... Bu çıktığım yokuş ormanlık bir alanın içinden oluyor. Ara ara ciddi eğimler görüyorum ama nefes kontrolü ile devam...

20160110_114149.jpg

Orman yolu bitince bu evi ve Sivri Dağını görüyorum. 

20160110_133832.jpg

Evet, Geyikbayırına girmek üzereyim. Geyikbayırı tırmanış ve trekking sporları ile uğraşanlar için tam tabiriyle bulunmaz hint kumaşı gibi bir yer. Kaya tırmanışı meraklılarına duyurulur.

20160110_134325.jpg


20160110_134610.jpg

Evet yükseklik arttıkça koskaca dağ oldu size tepe.

20160110_135241.jpg

Geyikbayırı'na hoşgeldiniz tabelasıyla köyün içlerine doğru pedallıyorum. Köyün bir ucuyla bir ucu arasında ki rakım çok fazla... Zorlanıyorum... Bu tabeladan sonra sürekli sert eğimlerle ugraşmak zorunda kalıyorsunuz. Rivayetlere göre bazen köyün bir ucuna kar yağarken diğer ucuna yağmur yağarmış.

20160110_135325.jpg

Aslında planım geldiğim yolu dönmeden Geyikbayırı'ndan sonra Çağlarcaya çıkıp, oradan üstteki resimde gördüğünüz dağın yamacından orman yolundan aşağılara inmekti. Hatta yol üzerinde tarihi bir antik kentte varmış. Ama yol üzerinde yaşadığım bir kaç şey ve tek olmam beni geldiğim yoldan geri dönmeye zorlayacak...

20160110_144612.jpg

20160110_144621.jpg

20160110_144911.jpg

Antalya'yı artık çok saha net görebiliyorum. Yükseklik 800 metre. Hava kapandı ve soğudu... Yağmur yağar mı? Yağmaz mı diye düşüncelere kapılıyorum.

20160110_145709.jpg

Çağlarca köyü merkezine geldim. Karnım acıktı. Hemen muhtarlık ve caminin yanında bulunan bu asırlık çınar ağacının yanına oturuyorum ve bisküvü, kahve ve portakallarımı miğdeye gönderiyorum.

20160110_150124.jpg

20160110_153845.jpg

20160110_153925.jpg

20160110_153941.jpg

Panaromik Antalya manzarasınıda izledikten sonra Çağlarca köyüne hoşçakal diyip inişe geçmeye başlıyorum. Geri dönüşte orman yolundan gidememe sebebim köyün içinde avcıların uyarısı oldu. Çağlarca köyünün orman yolu çıkışında bol miktarda köpek varmış ve saldırganlarmış. Hiç köpek ve hayvan korkusu olmayan biri olarak; köyün dışında ki havlama seslerinden çekinerek geldiğim yoldan dönmeye karar verdim...

20160110_154530.jpg

Inerken hız ölçerimin 70 km'yi gördüğü yerler oluyor ve bu yüzden yüzüme polar maske takmak zorunda kalıyorum.

20160110_154601.jpg

Çağlarca ve Geyikbayırı Köylerinden Antalya manzarası...

20160110_163016.jpg

Eğimleri o kadar hızlı iniyorum ki. O keyif süresince fotoğraf çekmeye fırsatım olmuyor. Çıkışta çektiğim acıların karşılığını misliyle alıyorum. 

Hayatta da; bol tecrübeli yokuşlar ve keyifli inişler yaşayacağımı bilerek evime varıyorum.

Tur Raporu:
Toplam Yol: 60km
Çıkılan mak yükseklik: 812 metre
Sürüş süresi: 5.5 saat

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder